1 Andan berü gönildüm dostıla bile geldüm
Bu ‘âleme çıkıcak bir ‘aceb hâle geldim
2 Ol dost açdı gözümi gösterdi kendözümi
Gönlümdeki râzumı söyledüm dile geldüm
3 Gör ne yuvadan uçdum râzumı halka açdum
‘Işk duzagına düşdüm tutıldum ele geldüm
4 Tuzaga düşen gülmez ‘âşıklar râhat olmaz
Söylerem dilüm bilmez bir ‘aceb ile geldüm
5 Ben bunda geldüm ise ilüme girü gidem
Sanma ki bunda beni altûna mâla geldüm
6 Degülem kâl ü kîlde bu yitmiş iki dilde
Hâlüm ahvâlüm nedür bu mülke sora geldüm
7 Ne hâldeyüm ne bilem duzakdayum ne gülem
Bir garîbçe bülbülem ötmege güle geldüm
8 Gül Muhammed deridür bülbül anun yâridür
Ol gülile ezelî cihâna bile geldüm
9 Mescidde medresede çok ‘ibâdet eyledüm
‘Işk odına yanuban andan hâsıla geldüm
10 Kudret sûret yapmadın feriştehler tapmadın
‘Âlemi halk dutmadın ilerü yola geldüm
11 Yine Yûnus'a sordum eydür Hak nûrın gördüm
İlk yaz güneşi gibi mevc urup toga geldüm
Günümüz Türkçesi
1. Oradan buraya yöneldim, dostla birlikte geldim,
Bu âleme çıkınca tuhaf bir hâle geldim.
2. O dost açtı gözümü, gösterdi kendisini,
Gönlümdeki sırrı söyledim, dile geldim.
3. Bak, hangi yuvadan uçtum, sırrımı herkese açtım,
Aşk tuzağına düştüm, yakalanıp ele geldim.
4. Tuzağa düşen gülmez, âşıklar rahat olmaz,
Söylerim, dilimi bilmez; garip bir ülkeye geldim.
5. Ben buraya geldimse, yine ülkeme geri giderim,
Sanma ki buraya altın ya da mal için geldim.
6. Söylemem dedikoduda, bu yetmiş iki dilde,
Hâlim, ahvâlim nedir, bu diyara sormaya geldim.
7. Ne haldeyim, bilemem; tuzaktayım, gülemem,
Garipçe bir bülbülüm, güle ötmeye geldim.
8. Gül, Muhammed teridir; bülbül onun yâridir,
O gül ile ezelden bu dünyaya geldim.
9. Mescitte, medresede çok ibadet ettim,
Aşk ateşinde yanıp oradan olgunlaştım.
10. Kudret suret yapmadan, melekler tapmadan,
Âlemi halk doldurmadan, ileri yola geldim.
11. Yine Yunus’a sordum, dedi ki: “Hak nurunu gördüm,
İlkbahar güneşi gibi dalgalanıp doğa geldim.”
Yorumlar
Yorum Gönder